Besin çeşitlerimizin artması, işlenmiş gıdaların hayatımıza girmesi , kızartma ve kavurma gibi besinlerin tüketiminin artması , daha çok lezzet verici kullanılması ile birlikte mide ile ilgili sorunlarımız da artmaktadır.Eskiden mide rahatsızlıkları sadece belirli yaşlardan sonra başlarken günümüzde neredeyse ek besinlere geçiş ile birlikte başlamaktadır.Midemizi hasta olamadan önce korumak için neler yapmalıyız.Sanırım ilk yapmamız gereken stresten mümkün olduğunca uzak kalmak.
Midenin yükünü azaltmak ve daha iyi çalışmasını sağlamak için öğün sayısını arttırarak azar azar, sık sık beslenmeliyiz.
Çok soğuk, çok sıcak besinlerden kaçınmak gerektiğini unutmamalıyız.
Acılı baharatlı besinleri azaltmalıyız. Tuzlu besinlerin, asitli alkollü içeceklerin mideye zarar verdiğini unutmamalı ve daha az tüketmeye özen göstermeliyiz.
Yağlı , kızartılmış ve kavrulmuş besinlerden uzak kalmalıyız.
Posa oranı yüksek besinleri tercih etmeliyiz.
Enerji ve besin öğeleri yönünden yeterli ve dengeli beslenmeliyiz
Hazır gıdaları tüketirken dikkatli olmalı, etiket okuma alışkanlığını edinmeliyiz.
Bazı yiyeceklerinde mide koruyucu özellikleri olduğunu unutmadan bu yiyeceklere beslenme planımız içinde yer vermeliyiz.Nedir bu mide koruyucu besinler.
Çilek:
Henüz kesin olarak kanıtlanmış bir tedavi yöntemi olmasa da çilek mide ülseri tedavisinde yardımcı olabiliyor. Çileği çok tüketen insanlarda mide rahatsızlıklarının önlendiği ve ülserin yavaşladığı düşünülüyor.Ayrıca Barselona Üniversitesi’nde yapılan araştırmaya göre Sara Tulipani çileğinin hem iyi bir antioksidan olduğu hem de vücudun antioksidan üretmesini sağlayan enzimleri harekete geçirdiği belirtiliyor.
Dereotu:
Mide rahatsızlıklarına neden olan helicobakter pylori bakterisi ileri evrelerde mide kanserine de sebep olabilmektedir.Dereotunun içerdiği safranen maddesi helicobakter pyloriye karşı savaşan önemli antibakteriyellerdendir.Dereotu mideyi bu bakteriye karşı koruyan önemli bir bitkidir.
Nane:
İçerdiği mentol mideyi rahatlatıcı özelliğe sahiptir .Sinirsel mide ağrılarının giderilmesinde ve mide bulantılarında kullanılabilir. Vücuda giren grip mikrobuna karşı savaştığı gibi, ileri yaşlarda ülsere yakalanma riskini de azaltır.
Zencefil:
Zencefil spazm önleyici bir bitkidir.Mide kaslarını rahatlatır.Mide asidinin yemek borusuna çıkmasını yani reflü yü önler.
Rezene:
Kas spazmlarını azaltarak sindirim rahatsızlıklarını ve mide ekşimelerini azaltır.
Soğan sarımsak:
İçerdikleri allilik sülfitler tümör hücre çoğalmasını engelleyen enzimleri uyarırlar. Çin’de geniş bir grupta yürütülen bir çalışmada, soğan ve sarımsak tüketimindeki artış ile mide kanseri gelişme riskinin azaldığı gözlenmiştir.Ancak mide asidini arttırdığı unutulmamalıdır.
Pirinç:
Rafine edilmemiş pirinçteki posa oranı çok yüksektir. İshal, mide bulantısı ve mide ekşimesi gibi sorunları olan kişilerin pirinç içeren besinler yemesi önerilmektedir. Pirincin kaynatıldığı suyun içilmesi de ishale çözüm olabilmektedir.
Keten tohumu:
Bağırsakların temizlenmesine yardımcı olan keten tohumu besinlerin daha hızlı sindirilmesine yardımcı olur.
Kimyon:
Yapılan araştırmalar kimyonun mide şişkinliğini indirdiği ve gaz şikayetlerini azalttığını göstermektedir.Kimyonun, özellikle bulgurlu yiyeceklerin mide ve bağırsaklarda yarattığı gaz ve sıkışma hissini en az düzeye indirdiği düşünülüyor.
ANCAK özellikle mide ve bağırsak gazı şikayetlerinin fazla olduğu hamilelik döneminde, emzirme döneminde , bebek ve çocuklarda da sindirim güçlüğü durumlarında kimyonun fazla tüketiminin midesi hassas kişilerde irritasyona (tahriş) yol açabileceği unutulmamalı her besinde olduğu gibi kimyonun tüketiminde de aşırıya kaçılmamalıdır.
Patates:
Sindirimi kolaylaştırır ve mide gazlarını giderir.Yapılan çalışmalara göre patatesi çiğ olarak tüketmek, pişirerek tüketmekten daha faydalı. Özellikle patates suyunun karaciğer, safra kesesi, mide hastalıklarına karşı koruyucu özelliği bulunmaktadır.
Baklagiller:
Fasulye, bezelye ve mercimekte var olan bioflavionid maddesi, midenin korumasında görev alıyor.
Lahana:
Ülseri olan kişiler için tonik, yani mideyi temizleyici etki yaratır.
Meyankökü:
Güçlü bir mide koruyucudur. Yapılan son çalışmlar midedeki çok fazla olan asitlenmeyi azalttığını gösteriyor.
Hardal:
İçindeki singrin maddesi, midenin gaz çıkarmasına yardımcı olur. Sindirim sistemini düzenler, mide ağrılarını giderir.
Karnabahar:
İçerisinde bulunan gafernato maddesi ülser ilaçlarınında ham maddesidir ve mideyi asit saldırılarına karşı korur.
Süt ülsere iyi gelir mi?
İçilen sütün mideyi sulandırmasından dolayı ve sütün içinde bulunan antiasit madde kalsiyumun etkisiyle, ilk dakikalarda midede geçici bir rahatlama hissettirsede, bu sefer sütteki proteinin hazmedilmesi için mide asit pompalanmaya başlar. Bu durum ise, mide yanmasını artırır, ülsere de zarar